sofistik

    karma kısmımda bulunan tanım. sanırım entel anlamında söylemişler bunu bana. entelektüel değil entel. çakma entelektüel yani. ayıp be!

    büdüt: karma değil, varma kısmımda yazıyormuş bu sofistik. karma kısmımda taze yazıyor. o da çıtır anlamında galiba. niheheh...
    (18.12.2007 10:49)

trident

    müzik sistemleri üreten bir firmadır. empiüç pleyırları felan var.
    (18.12.2007 10:39)

bıçak sırtı

    fikret kuşkan denen zâtın da ululuğuna şehâdet ettiren dizidir. özellikle oğluyla konuştuğu ve ona sarıldığı sahnelerde gözlerinin dolması ve seğirmesi, dili damağı birbirine dolaşır gibi konuşması ve karizmatik ses tonuyla oyunculuk budur dedirtiyor.
    (bu başlığa bu formatta daha bir sürü tanım yazarım ben)
    (18.12.2007 10:19)

fazıl say

    memleketten ayrılınca ilk durağı nobel ödül töreni olacaktır sanırım. kendisine islamcılar tarafından kovalanma sahneleriyle dolu kabuslar diliyorum uzak memleketlerde!
    (18.12.2007 10:03)

mübalağa

    murat menteş yazılarında mübalağa sanatı kullanır ve der ki; "mübalağa bir sanattır ve kavrayışı kolaylaştırır."

    kaosa mütevazı bir katkı kitabındaki mübalağalar olmasa, her cümle okuyucunun suratına birer osmanlı tokadı gibi inmezdi sanırım.
    (18.12.2007 09:48)

requiem for a dream

kurban bayramına hayır kampanyası

    canımız cananımız, canımızdan can alanımız feysbukumuzda yapılan kampanya(?). hatta bir de grup açmışlar "kurban bayramına hayır!" adı altında (ünlemi de var evet). sonra da grup tanımında şöylecene döktürmüşler:

    din kisvesi altında zaten milyonlarca insan öldürülürken bir de hayvanların vahşet içinde öldürülmesine, bunu her yıl bayram adı altında kutlanmasına katlanmak zorunda değiliz.

    hayvanların gündelik hayatta her an yaşadığı eziyetler yetmiyormuş gibi üstüne bir de topluca katldilmelerine, ve onları sokaklarda öldürmeyi bayram olarak nitelemeye vicdanı, insanlığı el vermeyenler. yapacak bir şey yok diyemeyiz ortak bir bilinç yaratmak için birbirimizin içinden geçen bu sözcükleri yüksek sesle söyleyelim.

    kurban ve bayram sözcüklerinin yanayana kullanılması bile şizofrenik bir durum. 1600 yıl önce başladı diye sonsuza kadar bunu yapacak değiliz, medeniyetimiz artık bu vahşeti kaldıramayacak kadar ilerledi.

    bu yaşananlardan rahatsız olmak için vejetaryen olmanız şart değil. ufacık çocukların alınlarına birer kan damlası kondurularak bu vahşetin kutsanmasından rahatsız oluyorsanız, kafası kesilmiş bir danannın hala haytta olduğunu, kafası koptuğu halde çırpındığını kendi gölzerinizle bir kere görmüşseniz bunlar size yetecektir.

    20-23 aralık 2007 arasında yine "kutlanacak" olan katliamlara hayır!

    kani, ÖldÜrmeyİ kutsayan bİr bayram, bayram olamaz!

    kurban bayramina hayir!


    okuyorum, gülüyorum, üzülüyorum, karmakarışık duygular içerisine giriyorum. söyleyecek şeyler kuruyorum kafamda, "değmez ulan" diyorum, dayanamıyorum.

    bre ebleh! bre dangalak! hiç mi aklın, izanın, idrak kabiliyetin yok senin? neye karşı çıktığının farkında bile değilsin bu kapmanyayı başlatırken. amacının ne olduğunu bile bilmiyorsun. "din kisvesi altında zaten milyonlarca insan öldürülürken bir de hayvanların vahşet içinde öldürülmesi"ni sen hangi mantıkla biraraya getirebiliyorsun? hem sen vahşetten bahsederken türkiye'deki sayısız mezbahada o hayvanların zaten kesildiğini bilmiyor musun? senin önüne sabahları gelen salam-sucuk-kavurma-pastırma, akşam kurufasulyenin içindeki kuşbaşı et, ızgarada ağzının suyu akarak kızarttığın pirzolalar bahçendeki ağaçlarda mı yetişiyor?

    bre andaval! hayvanların her gün çektiği eziyetler yüreğini burkuyor da, sokaklardaki milyonlarca evsiz barksız, senede bir kez bu bayram sayesinde sofrasında et gören milyonlarca fukara hiç mi içini sızlatmıyor? elbette sokaktaki kedi-köpek senin gözünde bu insanlardan daha değerli öyle değil mi? insanlığını kaybetmişsin ama hayvanlığını kaybetmemişsin ki onların avukatlığına soyunmuşsun maşallah...

    neymiş? 1600 yıl önce başlamış diye bunu sonsuza kadar yapacak değilmişiz (sen önce cahiliyetinin üzerine git sevgili arkadaşım, 200 sene önden gidiyorsun farkında değilsin). yapma ya? başka arzun? namaz da kılmak zorunda değiliz üzerinden asırlar geçtiği için öyleyse? ulan kendini bilmez! bu benim dinimin bir vecibesi. isterse milyonlarca yıl önce başlamış bir ritüel olsun, bu benim inancım ve kendimi bunu yapmak zorunda hissediyorum, senede bir kez kurban kesip etini fakire fukaraya dağıtmazsam kendimi huzursuz hissediyorum. bunu yapıp yapmamam gerektiğini de senden ve senin gibi mankafalardan öğrenecek değilim.

    ufacık çocukların alınlarına kan dokunduruluyormuş ve bu vahşet kutsanıyormuş. evet, ben de çocukken benim alnıma da kan dokunduruldu, hatta durdum bir de hayvanın boğazının kesilmesini izledim, hala da izliyorum. bundan da rahatsızlık duymuyorum. ama bu çok şükür benim psikolojim de bir hasara yol açmadı, cani-psikopat olup çıkmadım, önüme gelenin gırtlağını kesmedim ya da başka psikolojik rahatsızlıklarım olmadı. benim gibi onlarca çocukluk arkadaşım da yıllarca kurban kesilmesine gözleriyle tanıklık ettiler ve alınlarındaki kanla günboyu gezdiler fakat şimdi hepsi senden daha aklı başında insanlar. küçücük çocukların üzerinden duygu sömürüsü yaparak bir yere varamazsın, vazgeç bundan...

    bazen o kadar komik oluyorsunuz ki, artık neremle gülsem, ne cevap versem şaşırıyorum. verdiğim cevaplara bakıyorum ve kendime kızıyorum. çünkü anlamayacağınızı biliyorum, anlamak istemediğinizi biliyorum. çünkü ne mal olduğunuzu biliyorum. yılbaşında binlerce çam ağacının ve hindilerin katledilmesi işine gelen, kendi kültüründen, kendi ailesinden, kendi toplumundan kopmuş gitmiş zavallı batı özentisi yaratıklarsınız. sizlere gerçekten acıyorum. ama dinime dil uzatıyorsunuz, benim bayramıma dil uzatıyorsunuz, sucuklu tostları mideye indirirken benim senede bir kez kestiğim kurbana, et yiyemeyen insanları sevindirmeme dil uzatıyorsunuz. birazcık düşünmekten acizsiniz. gerçekten sizlere acıyorum.

    allah sizlere hidayet versin...
    (17.12.2007 12:13)

elif

    isim olarak kullanılanı ülfet kökünden gelmektedir. ülfet alışmak, sevmek, arkadaşlık anlamlarını taşır. dolayısıyla elif; ülfet eden, arkadaşlık eden, alışılan, sevilen, seven manasındadır. her şeyden öte, bunların hepsinin gizli başlangıcıdır. zahirdir...
    (17.12.2007 11:28)

pkk kampları bbg evi gibi

kabadayı

    14 aralık 2007 tarihinde gösterime girecek olan film. uzun zamandır dört gözle beklenenlerdendi. keyifli oluyor beklemek, umuyoruz ki boşa çıkmaz...
    (12.12.2007 20:21)

bülent akyürek

yusuf ziya özcan

    her seyin otesinde ilim merkezlerine esitlik, ozgurluk, adalet dagitmasini temenni ettigim yeni baskanimiz. bu soylediklerimden de turban demokrasisi demagojisi cikacaktir eminim ama umurumda degil artik.
    (11.12.2007 12:30)

fatih mutlu

cesur küçük

    istisnai.net'te yazilarina rastlayabileceginiz, tarik tufan, nuri pakdil, sezai karakoc, oguz atay, rasim ozdenoren severler familyasinin saglam uyelerinden bir yazar kisi. ozellikle istisnai.net'te "olum provalari/m" baslikli bir denemesi oldukca ilgimi cekti, dili boylesine akici kullanmasindan cok okuyan bir zat oldugu apacik ortada. "hepimiz hastayiz!" ve "sevgilinin yanina ancak trenle gidilir, bu yuzden tren istasyonuna yakin yerlerde oturan sevgililer bulmak makbuldur," vecizeleri kulagimda kupedir. tanismak, sohbet etmek isteriz bir gun kendisiyle...

    mevzubahis denemesini asagidaki linkten okuyabilirsiniz:

    http://www.istisnai.net/032/cesur.asp
    (11.12.2007 12:20)

tarık tufan

    profil yayinlarindan cikan son kitabinin ismi hayal meyaldir.
    (11.12.2007 12:03)

sayfa: 1-2-3-4...-9

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.